Bahar Öztan, "İkisi de bana benziyor. Pırıl pırıl, hem çok güzel, hem de başarılılar” dedi.

Türk sinemasında hem oyunculuğu hem de güzelliğiyle bir döneme damga vuran Bahar Öztan, bilinmeyenlerini Akşam Gazetesinden Yasemin İlan'a anlattı. Uzun zaman kanser tedavisi görüp sağlığına kavuşan Yeşilçam'ın gamzeli güzeli, kemoterapi sonrası nasıl beslendiğinden, pandemi sonrası neler yapacağına kadar pek çok konuyu konuştuk. Fahriye Evcen ve Hande Erçel'i kendine benzettiğini itiraf eden Bahar Öztan, yeni nesil oyuncuları da değerlendirdi.

Yeşilçam'ın gamzeli güzeli lakabınızı bilmeyen yok, peki bilinmeyen bir lakabınız, sadece yakın arkadaşlarınızın size hitap ettiği bir isim var mıydı, var mı?

Ben daha çok yolun başındayken 'Gamzeli güzel' diye lakabım çıkmıştı hatta Bahar Öztan isminden bile önde gelmiştir. Bir lakabım daha var ama o çok yakın çevrelerden bilinen ve söylenen bir lakap çok çalışkan biri olduğum için sürekli ilk 6 ayım dolu oluyordu o yüzden 'Atom Karınca' derlerdi bana.

Şöhretin zirvede olduğu gençlik döneminde malum tüm gözler ilgi üzerinizdedir, sıkıldığınız, isyan ettiğiniz zamanlar olur muydu?

Mesleğimi çok seviyordum ilgi görmek, sevilmek hoşuma gidiyordu sadece o dönem asparagas haber çok yapılıyordu onlara sıkıldığım üzüldüğüm oluyordu ama daha sonra onlara da alıştım.

ALLAH ÇİRKİN ŞANSI VERSİN

'Allah çirkin şansı versin' deyimi sizce doğru mu? Siz hem güzel hem şanslı olanlardan mıydınız?

'Allah çirkin şansı versin' deyimi bence çok doğru. Hem güzel, hem şanslıyım evet güzel olmak bir sıfır önde götürür sizi ama aynı zamanda yetenek de çok önemli şans da ve bunları kullanacak akıl da. Güzellik bir yere kadar, yeteneğiniz yoksa belli bir süre sonra yok olursunuz evet ben şanslıydım; hem güzel, hem yetenekliydim aynı zamanda çok çalışkandım bu konuda mütevazı olamayacağım.

O SIRLAR BENİMLE MEZARA GİDECEK

Geçmişte, her şeyi içine atan, küçük sorunları kendine dert eden bir yapınız olduğunu söylüyorsunuz. Şimdiye kadar ki en büyük üzüntünüz ne oldu?

Ben çok hassas bir karaktere sahibim, her şeyi içime atıyorum kimseyi rahatsız etmek, kırmak istemem, çok ince düşünürüm. Herkes sırrını benimle paylaşır ve o sırlar benle birlikte mezara kadar gider. Artık dert dinlemek istemiyorum bunlar beni üzüyor, hasta ediyor. Hayattaki en büyük üzüntüm babamı kaybetmek oldu. Hayatta her şeyle mücadele edebilirsiniz ama ölüm hariç.

Hayatınızda sizi en çok yıpratan, eksikliğini her zaman hissettiğiniz bir kaybınız oldu mu?

Hayatımda en büyük eksiklik annesiz büyümekti, bunun eksikliğini hep hissettim.

RÖPORTAJIN DEVAMI İÇİN TIKLAYIN ˃˃˃

Editör: TE Bilişim