Hastanenin Yanık Merkezi'ndeki ilk müdahalenin ardından Yoğun Bakım Servisi'nde tedavi altına alınan Kozakbaş, gazetecilere yaptığı açıklamada, 2 Ağustos Pazartesi günü saat 12.30 sıralarında görev yerine gittiğini bildirdi. Şeflerin arayıp, "Buldan ilçesi Türlübey Mahallesi'nde yangın var. Oradan yangına gelebilecek kim ve ne araç varsa yönlendirin" dediğini anlatan Kozakbaş, şunları söyledi: "Birkaç araçla yola çıktık. Yangın yerine vardık. Her yerde yangın vardı. Aşırı rüzgar vardı. 'Yukarıdan gelen araçları bu yoldan yönlendir.' dediler. Bir traktör ve arazöz geldi. Traktör geldikten sonra aşağıya geçtim. Aşağısı kapanmış. Üstü tarafa dolandım. Üst tarafım tamamen alevlerle doluydu. 100 metre civarında bir orman yolu var. 'Bu yolu çıkarsam canımı kurtarabilirim.' dedim. Oraya koştum. Kaç dakika koştuğumu bilmiyorum. Oraya çıktım. Canım adeta orada bitti. Biraz daha tarlanın içine doğru kendimi attım. Şefimiz aradım. 'Mustafa Bey ben yandım, beni acele alın.' dedim. Aşağıdan gelip, ateşten girememişler. Yukarıdan dolaşmışlar ateşten girememişler. Bir zaman sonra geldiler. Beni ateşin içinden çıkarttılar. Halime şükür. Demek yaşayacak zamanımız varmış." Önünde uzun bir tedavi süreci var Hastanenin Başhekimi Uzman Dr. Anıl Uçan da Denizli'nin Buldan ilçesinden yangında alevlerin ortasında kalan 60 yaşındaki Kozakbaş'ın 3 Ağustos'ta Eskişehir'e sevk edildiğini belirterek, Yanık Ünitesi'nde tedavi altına alındığını kaydetti. Gecikmeden müdahale yapılıp hastanın ameliyata alındığını anlatan Uçan, "Vücudunun yüzde 40'ında yanık tespit edildi. Ciddi hayati tehlike oluşturacak yanıklar bunlar. Şu anda hastamız yoğun bakımda. Genel durumu iyi. Yardımla yemek yiyebiliyor. Önünde uzun bir tedavi süreci var. Yoğun bakım ve kritik süreç devam edecek. Bundan sonra tekrar ameliyata alınması ve bazı kritik işlemlerini yapılması gerekebilir." diye konuştu.