Hüner Coşkuner'in vefatı sanat dünyasını derinden sarstı. Magazinsortie.com Yayın Yönetmeni gazeteci Olcay Ünal Sert'e konuşan Gül Erda, Hüner Coşkuner ile dostluğu ve tedavi sürecinde yaşadıklarını paylaştı. 58 yaşında ilik kemiği kanserine yenilen TSM sanatçısı Hüner Coşkuner'in vefatı sanat dünyasını derinden sarstı. Türk tiyatorsunun duayen ismi Ercan Bostancıoğlu, nam-ı diğer Ateşböceği Ercan; "Benim kızım gibiydi o, sesinin yanında kalbi de çok güzeldi. Malesef iyiler çok yaşamıyor" diyerek gözyaşlarına boğuldu. Ajda Pekkan, Emel Sayın, Mehmet Ali Erbil, Işıl Yücesoy gibi çok sayıda sanatçı sosyal medyadan duygularını paylaşırken, Hüner Coşkuner'in yakın arkadaşı sanatçı Gül Erda, Magazinsortie.com Yayın Yönetmeni gazeteci Olcay Ünal Sert'e samimi açıklamalar yaptı. Gül Erda "Çok samimi arkadaşımdı son güne kadar konuştuk. İllâ ki kan bağı olması gerekmiyor kardeş olmak için; biz kardeşten öte bir arkadaştık. 1 hafta önce yoğun bakıma girmeden önce telefon açtı, "Ciğerlerim su toplamış, yoğun bakıma giriyorum' dedi. Biraz zor nefes alıyordu, 'ne oldu Hüner?' dedim; 'Telefonu kapayacağım, merak etme diye seni aradım' dedi. Kemoterapi'nin yan etkileridir onlar dedim, bu son konuşmamızmış. Benim dışımda hiç kimse bilmiyordu Sanat dünyasından. Nisan ayında belindeki kemiklerden kontrole gitti. İnanın ben bu sonucu beklemiyordum, o da beklemiyordu. Bu son dönem hariç hep hastanede değildi, bende moral veriyordum. Hatta ona şarkı verecektim. Geçen sene ameliyattan sonra Bodrum'a gitti. Annesi 95 yaşında olduğu için duymasını hiç istemiyordu. Annesi şu an şokta. Daha önce 'Affedemem Seni'yi okumuştu, benim şarkılarımı çok severdi, biz arkadaş olarak birbirimizi seçtik. Birlikte gazinolarda sahne aldık. 'Senin kalemin bir başka, bir başka ruhsun sen' diyordu... Ona sürekli moral veriyordum.. 36 yıllık arkadaşım benim, çok üzgünüm. Mâlesef yaşarken sanatçıların değeri bilinmiyor." dedi. 10 aydır hastanede miydi? sorusuna Gül Erda; "Hep hastanede değildi, son 1 aydır hastalık arttı, başlarda normal bir kemoterapi alıyordu. Evdeyken bir anda ağrı girmiş arkasına, ondan sonra doktora gitti, 'gelmeseydin felç olurdun' demişler. 11 saat belinden ameliyat oldu. Sonrasında düzeldi, iyileşmeye başladı, sahilde yürüyüşe çıkıyordu. Sonrasında Bodrum'a gitti ve bu yaz için birlikte planlarımız vardı ama Allah'ın planlarıyla bizim planlarımız tutmuyor tabi ki." diye konuştu. İnzivaya çekilmiş miydi? sorusuna Gül Erda 'Hayır, Belediye konserlerine gidiyordu. Kitaplarını imzalıyordu. Tam bir Cumhuriyet kadınıydı. Sorarım bu zamanlara kadar neredeydi insanlar? Yaşarken kıymeti bilinmeli bu tür sanatçıların. Hüner Coşkuner, Alaturka ile ilgili programlardan birinden jüri üyelerinden birisi olmaz mıydı? Ne kadar değer verdiniz, okkalı hangi bir programa davet ettiniz? 3-5 isim üzerinde dönüyor piyasa. Hanımefendileri, sadece sanatıyla gündeme gelenlere bu piyasada değer yok... Ama anlayacaklar, yavaş yavaş anlamaya başlayacaklar. Ben kendimde de onu hissediyorum. Çünkü insanlar saygı duyacağı isimler istiyor artık. Sırf sanat da değil, kişilik olarak!.. Sanatçı öncüdür. Çok üzgünüm, Hüner de çok daha başka yerlerde olması gereken bir sanatçıydı." dedi. Ziyarete gittiniz mi sorusuna; Gül Erda; "Hastaneye Pandemi'den dolayı almıyorlar. Ama Saliha ile konuşuyordum, 1 haftadır entübe değildi, son anda etmişler. Orada bilinci açıktı, Saliha konuşuyordu onunla. Dün sabah 5.00'te entübe etmişler, akşam da 22.00 de vefat etmiş... Saliha ile konuştum, 'Hüner'imiz melek oldu' dedi. Onlar birbirine çok bağlı bir aileydi. Son döneme kadar hiç beklemiyordum, bir anda aramızdan ayrıldı. Ne sigara içerdi, ne de alkol... Hep umutluyduk, klibini çekecektik, böyle oldu... Ansızın sessizce aramazdan ayrıldı..." diye konuştu.