İki kardeşi, halası ve eniştesi ile enkaz altında kalan Duymaz'ın cansız bedenine depremin 12'nci gününde ulaşıldı. Sosyal medyada gözyaşları içinde yardım çağrısında bulunan Taha'nın ablası Semiha Duymaz, kardeşinin vefatı sonrası enkazdan çıkan eşyaları paylaştı.
Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin vurduğu Hatay’da yıkılan binanın enkazı altında kalan Taha Duymaz'dan (20) acı haber geldi.
Yayladağı ilçesinin Suriye sınırına yakın Güveççi Mahallesi'nde ailesiyle yaşayan, beş metrekarelik mutfaklarında yaptığı yöresel lezzetleri ve farklı tarifleri, sosyal medyada takipçileriyle paylaşan fenomen, bir hafta önce geldiği Hatay kent merkezinde, ziyaretine gittiği halası Hülya Demiralp’in (45) evinde depreme yakalandı. Akevleri Mahallesi Saray Apartmanı’nda bulunan ev yıkıldı; Duymaz, kardeşi Melek Nur Duymaz, halası Hülya ve eniştesi Cuma Demiralp (47) enkaz altında kaldı. 6 Şubat’tan buna yana süren arama çalışmalarında dün Taha ve Melek Nur Duymaz'ın cansız bedenlerine ulaşıldı.
"BU SON PAYLAŞIMIM"
Deprem felaketinin ilk gününden itibaren Taha'dan gelecek iyi haberi bekleyen abla Semiha Duymaz, "Kaybımız büyük. Ailem ve ben bu süreçte yanımızda olan, olmak isteyip olmayan, telefonla ve sosyal medya aracılığıyla yanımızda olan herkese teşekkür ederiz. Özellikle belirtmek isterim ki Instagram hesabımı kapatıyorum. Bu son paylaşımım olacak. Buradan sonra paylaşılan hiçbir şey beni ve ailemi temsil etmiyor. Herkesten Allah razı olsun. Allah bizlere ve sevenlerine sabır versin" mesajını yazdı.
"ALLAH BU ACIYI KİMSEYE YAŞATMASIN"
Kucağında kardeşinin enkazdan çıkan eşyaları ile çekilen fotoğrafı Instagram hesabından yayınlayan Semiha Duymaz, "Dilerim Allah'tan bu acıyı kimseye yaşatmasın" ifadelerini kullandı.
"ÇOK SAYGILI, ÜRKEK BİR ÇOCUKTU"
Taha Duymaz'ı geçtiğimiz yıl programına konuk eden sunucu Armağan Çağlayan, vefat haberinin ardından duygularını dile getirdi.
Taha’nın cansız bedenine ulaşılmış. Gör Beni çekiminde tanışmıştık. Çok saygılı, ürkek bir çocuktu. Ailesini geçindirebilmek için savaşıyordu. Umutları vardı. 'Bundan sonra istediğim gibi yaşayacağım, insanın ömrü kelebek gibi' demişti. Çok üzgünüm. Yattığı yer incitmesin.